TBMM Lideri Mustafa Şentop, Türkiye’nin dış siyasetini barışçıl, insani ve teşebbüsçü bir temel üzerine inşa ettiğini vurgulayarak, “Her problemde hak ve haklının yanında duruyoruz, doğruya hakikat yanlışa yanlış diyor kelamımızı net söylüyoruz. Müzakereden, barıştan ve istikrardan yana halimizi koyuyoruz” dedi.
TBMM Lideri Mustafa Şentop, Sırbistan’ın başşehri Belgrad’da düzenlenen Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesinin (KEİPA) Devir Başkanlığı’nın Türkiye’ye devredildiği 60’ıncı Genel Şura Toplantısı’na katıldı.
“Güçlü bir iradeye, kararlı bir duruşa ve net bir tabir biçimine büyük gereksinim duyulan bir vakit dilimindeyiz”
Şentop toplantıda yaptığı konuşmada, ülkelerin tek başına yahut ikili olarak üstesinden gelemeyeceği problemlerin, çok taraflılığa dayalı milletlerarası ve bölgesel iş birliğini de zorunlu hale getirdiğini kaydeden söyleyerek, “Her şeyden önce bir barış projesi olarak hayata geçirdiğimiz bu Örgüt, geçen 30 yıla karşın bölgesel barışa katkı sağlamakta önemli bir uzaklık alamadı. Global boyuttaki terörizm, aşırıcılık, göç, ekonomik çalkantılar üzere problemler bütün ülkeleri ilgilendiren konular. Artık çok daha net bir biçimde görüyoruz ki, bugün dünya çok daha güç bir periyottan geçiyor ve bu güç devir hem global hem de bölgesel seviyede kıymetli bir dönüşüm ihtiyacını beraberinde getiriyor. Etrafımızdaki gelişmeleri kapsamlı bir bakış açısıyla kıymetlendirmek, rasyonel ve kalıcı tahliller üretmek elzemdir. Velhasıl kritik bir devirdeyiz. Bu türlü periyotlarda vaktinde alınan yahut alınmayan bir karar yahut tereddütle yaşanan gecikmeler halklarımızın, devletlerimizin ve hatta dünyamızın geleceği üzerinde değerli kırılmalara neden olabilir. Onun için güçlü bir iradeye, kararlı bir duruşa ve net bir tabir üslubuna büyük gereksinim duyulan bir vakit dilimindeyiz” tabirlerini kullandı.
“Her sorunda hak ve haklının yanında duruyoruz”
Şentop, “Her sorunda hak ve haklının yanında duruyoruz, doğruya hakikat yanlışa yanlış diyor kelamımızı net söylüyoruz. Müzakereden, barıştan ve istikrardan yana tutumumuzu koyuyoruz. Çatışma ve istikrarsızlıklarla çevrili bir coğrafyada, Suriye’deki insani trajedinin sona erdirilmesinden Rusya-Ukrayna krizinin tahlile kavuşturulmasına kadar teşebbüsçü ve insani dış siyaset anlayışıyla etrafımızda bir barış ve refah nesli da oluşturmaya çalışıyoruz. Rusya ve Ukrayna ortasında köprülerin yıkıldığı, çatışmaların yaşandığı vakit diliminde dahi müzakerelerin devamından yana bir hal sergiledik. Bu nedenle Türkiye’nin, sorunun barış yoluyla tahlili için savaşın başından itibaren gösterdiği çaba, tüm dünya tarafından da olduğu üzere taraflarca da hürmet ve takdirle karşılanmaktadır” dedi.
“Savaşlar alanda ve süngüyle yapılır ancak masada ve kalemle sonlandırılır”
Meclis Lideri Şentop Türkiye’nin, kelam konusu memleketler arası süreçleri yürütürken milletlerarası hukuka ters atılan her adımı da reddettiğini belirterek, “Bu bağlamda Rusya tarafından Kırım başta olmak üzere ilhak edilen toprakları tanımadığımızı her platformda lisana getirdik. Bu prensipli duruşumuzu yalnızca Ukrayna için değil, Moldova ve Gürcistan başta olmak üzere tüm ülkeler için sürdürüyoruz. Bu anlayışla, savaşın Ukrayna’nın toprak bütünlüğü temelinde kalıcı ve adil bir barışla daha fazla can kaybı yaşanmadan bir an evvel sonlanmasını dilek ediyoruz. Dokuz ayı aşkın müddettir devam eden bu savaşın kazananının olmayacağını, aksine kaybedenin halklar olacağını artık herkesin çok açık bir biçimde görmesi gerekiyor. Savaşlar alanda ve süngüyle yapılır fakat masada ve kalemle sonlandırılır. Artık masaya dönmenin, kalemi ele almanın vakti gelmiştir” diye konuştu.
“Terörle çabayı taviz vermeden sürdürmek zorundayız”
TBMM Lideri Şentop, bölgede istikrarı tehdit eden terörle gayret ve göç konusuna da değindiği konuşmasında, “Terörle çabayı taviz vermeden sürdürmek zorundayız. PKK/PYD/YPG, DEAŞ, FETÖ başta olmak üzere tıpkı anda çaba ettiğimiz hain terör örgütleri, isimleri farklı olsa da kan dökme ve vahşette buluşmaktadırlar. İsimlerine alfabeden yeni harfler beğenmeleri; eli kanlı birer terör örgütleri oldukları gerçeğini örtmemektedir. Tüm ülkelerin, insanlığın bir gereği olarak elini taşın altına koyması gerektiğini her vakit lisana getirdik. Çağrılarımız birçok vakit duymazdan gelindi. Artık ise Ukrayna’da yaşananlar ile bölge ülkeleri bu problemle yüzleşmek zorunda kaldı. Biz yeniden davetimizi yineliyoruz. Beşere yalnızca insan olduğu için bedel verilmelidir” dedi. (İHA)