Cumhurbaşkanlığı seçimlerini Recep Tayyip Erdoğan kazandı. Millet İttifakı’nın aday belirleme sürecinde çıkan tartışmalarda CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olup olmaması konuşuldu kusur 6’lı masa dağılma noktasına geldi.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olup kazanamaması durumunda yaşanacakları ise yalnızca bir gazeteci yazdı: Soner Yalçın.
Tam bir yıl evvel 24 Mayıs 2022’de Sözcü gazetesindeki köşesinde “Kılıçdaroğlu için endişeliyim” başlıklı yazısında Soner Yalçın, CHP önderinin aday olacağı tarafındaki tartışmaları hatırlatarak “2023 Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamazsa ne olacak” sorusunu yöneltti.
Soner Yalçın o günden bu yana zalimce eleştirildi. Hatta Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olmaması için uğraştığı öne sürülerek taarruza uğradı.
Ancak gelinen noktada Soner Yalçın haklı çıktı.
Peki Soner Yalçın o gün ne yazmıştı….
İşte Türkiye’nin bugün geldiği noktayı bir yıl evvel yazan Soner Yalçın’ın o tespitleri:
“Gittiğim her yerde Kılıçdaroğlu ‘aday olmalı mı’, ‘aday olmamalı mı’ tartışmaları yapılıyor. Ki seçime bir yıl kala bu tartışmalardan uzak durmak imkânsız hale geldi. Herkes tek soruya odaklanmış durumda: ‘Kılıçdaroğlu kazanır mı?’
Haklılar. Siyaset, sonuç odaklıdır. Temel gayesi, kazanmaktır…
Ben ise soruya tersten yaklaşıyorum.
…
İşte o soru daima içimi kemiriyor: 2023 Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanamazsa ne olacak? Salt siyasi hayatı bitmez. Hakaretlere, ataklara uğrar. Ağır iftiralar ile karşılaşır. Yıllarca sürecek komplo teorilerin merkezinde yer alır. Ağır bedeller öder. Hayatı allak bullak olur…
Bu sonuçların sebebi, ülkenin bugün geldiği/getirildiği siyasi travmadır! Ağabey üzere sevdiğim, ülkenin faydasına olacak bir siyasetçinin bu hale düşmesinden kaygı duyuyorum. Bunu kimse görmüyor mu, hissetmiyor mu? Kimleri yalnızca koltuk kapma peşinde mi? Şurası gerçek; Ekmeleddin İhsanoğlu yerine 2014 yılında kendi aday olup kaybetseydi; bunun sonucu 2023 seçim yenilgisi üzere olmazdı. Durum bugün çok farklı… Kılıçdaroğlu’nun seçimleri/adayları daima kaybetti. Partisinin oylarını da pek artıramadı. Maalesef, bu yanlışlar tekerrür etti!
Ve, 2023’te ‘sembol olmuş Erdoğan karşısında’ kaybederse bunun yaratacağı duygusal kırılma sel olup taşmaz mı? Bu sebeple diyorum ki; siyaset acımasızdır, Kılıçdaroğlu bu sefer imkanı yok affedilmez. Yanlışının cezası kıyamete kadar çektirilir… 2023 seçimi sıradan seçim değildir; başta CHP seçmeni olmak üzere muhalifler için “olmak ya da olmamak” ikilemi üzere algılanıyor!
ÇEVRESİNDEKİ BİR AVUÇ BEŞERE İNANIP KENDİSİNE YAZIK ETMEMELİDİR
Görüşüm şudur: Türkiye’nin önümüzdeki devirde Kılıçdaroğlu üzere değerli- deneyimli başkana gereksinimi var. CHP’nin başında kalmaya devam etmesi ülkenin yararınadır… Öte yandan: Cumhurbaşkanlı seçimini kaybetmesi halinde yalnızca CHP seçmeni değil, siyaset de büyük darbe alır, muhaliflerin seçimlere olan inancı kaybolur, demokrasi yara alır, partisi bile dağılabilir… Yani: 2023 seçimi yalnızca cumhurbaşkanını seçmeyecek, -örneğin- muhaliflerin anlayışına nazaran ülkenin mukadderatı oylanacak… Böylesine güç süreçte Kılıçdaroğlu’nun kendini ortaya atmasının faturasını yeterli analiz etmesi gerekir. Onun için hayat memat sorunu Etrafındaki bir avuç beşere inanıp kendisine yazık etmemelidir. Bilmelidir ki; yalnızca kendi aklına dayanan, kusurlardan kurtulamaz!
Toparlarsam: Umarım, ben yanılıyorumdur. Umarım, CHP genel merkezi yanılmıyordur. Bu uyarıyı yazmak zorundaydım; aksi takdirde susarak ağabeyime karşı ikiyüzlü davranmış olurdum. Bu yalnızca Kılıçdaroğlu’na bir kardeş tavsiyesidir; umarım sonuncu kararını verirken bu yazdıklarımı da göz önünde bulundurur… Şunu da eklemeliyim: Yazdıklarıma bakarak kimse niyet okuması yapmasın. Kalemim, ağzım, niyetim birdir benim… Her daim olduğu üzere kendime ziyanı olacağını bilsem de inandıklarımı yazdım. Yalçın Küçük’ün sözleri rotamdır: -“Doğru peşinde koşmak, bir savaşa razı olmak manasındadır.”
Odatv.com